Bir yol hikayesi Yer yer köy-mezra boşalmalarının yaşandığı Sason-Yücebağ yol güzergahında gözü yaşlı ailelere rastlıyoruz. Geçen yılın Mayıs’ında yoldaki mayın tuzağında yaşamını yitiren 4 kişinin yakınları o acılı olayı unutmuş değil. Köylüler, o karanlıkta kalan o tuzağı konuşuyor. O acılı aileler de asfaltlanan yoldan memnun. Bir daha da o bubi tuzaklarının yaşanmaması için dua ediyorlar. * 2973 metre yükseklikteki Mereto dağı dibindeki Helkis ve çevresindeki dağların üzerinde şu günlerde ‘kara bulut’lar dolaşıyor. Tıpkı Karadeniz bölgesi gibi. Bir yağmur, bir de doluyla karşılaşmak mümkün Sason’da. Dünyanın en kaliteli tütünün üretildiği Sason’da üretici özelleştirildiği halde bu ürünü terk etmemekte kararlı. Birde tütün kadar ünlü bal ve ceviziyle bilinen Sason’un etrafındaki dağ ve tepelerde binlerce arı kovanı. İşte Sason böyle güzel bir ilçe… SASON-YÜCEBAĞ ARASI Batman-Sason karayolu mesafesi 70 Km. İnce uzun ve virajlı yol zaman zaman S harfinin şeklini aldığı Sason eski yolunun dibinde tam da çay ortasında yeni yol yapımı sürüyor. Sasonlular konuşuyor: “Ya bir gün dağlardan büyük bir sel gelse, yeni yol güzergahının hali nice olur.” Halen eski yol güzergahının kullanıldığı Sason’un tabeladaki Batman-Sason 70 km’yi gösteren levha geride kaldığında sizi Yücebağ (Cacas) yolu bekliyor. 22 km’lik Yücebağ yolu kısa bir süre önce asfaltlanmış. Belde sakinlerinin yüzü gülüyor. Daha önce binlerce çukurlardan böbrek hastalarının sık sık taş düşürdüğü yolda, şimdi tek bir çukur yok. İlçeye bir saat mesafedeki yol, yarım saatin altına düşmüş. Yücebağlılar 22 km’lik yolun asfaltlanmasında çok üç yıl gibi uzun bir zaman diliminin ardından dört mahalleyi bir birine bağlayan yolun asfaltlanmasına da adeta bayram ediyor. Yücebağlılar o kadar mutlular ki, büyük baş hayvanların bile asfaltlı yolu kullandığını söylüyor ve ekliyor; “Asfalttan çok memnunuz. Ama keşke asfaltın mucurları yolun kenarında temizlenebilse. Çünkü mucurlar, hayvanlarımızın tırnaklarının kesilmesine neden oluyor.” DOĞA HARİKASI BÖLGE! 2973 metre yükseklikte Mereto dağı dibindeki Sason’da sonbahar mevsimine doyum olmuyor. Müthiş bir doğa güzelliğine sahip Mereto’ya mevsimin ilk karı düşmüş. Karadeniz bölgesini andıran Sason’un yüksek zirvelerinin üzerinde ‘karabulut’lar ayrılmıyor. Bir yağmur bir de dolunun aralıkla yağdığı Sason’un dibinden geçen Sason çayı kenarında rüzgarın esintisi bir başka oluyor. Hasankeyf’in ardından en eski ilçe olarak bilinen Sason’da, Ermenilere ait kilise ve mezarlıklar ayakta. Azınlıklara ait tarihi doku aradan yüzyıllar geçse de derin iz bırakmış. Tütün, bal ve ceviziyle ünlü Sason’un dağlarına ‘Barış gelse’ belki de en fazla turist gören bölge olur. ABD’lilerin bile ekimine onay verdiği kaliteli tütün yer yer tarlalara ekilmiş… 300-400 yıllık çınar ağaçları arasında 250-300 gram ağırlığındaki cevizin yetiştiği on binlerce ağaç. Ve o ağaçları silah kabzalarında kullanılan yurt dışından gelen tek-tük iş adamları… Şu günlerde bal-ceviz yarışmasına hazırlanan Sason Belediyesi, binlerce arı kovanındaki kaliteli bal üreticilerini ‘ödüllü yarışma’yla belirleyecek. BİR DE DAĞLARA ‘BARIŞ’ GELSE… Elbette yalnız Sason değil, tüm bölgenin dağlarına ‘Bir de barış gelse’ özlemi var yöre insanının. Yörenin en yüksek dağı eteğindeki yerleşim birimlerinde oturanların, bal ve ceviz kadar ‘Barış’a özlemi var’ Geçen yılın Mayıs’ında Sason-Yücebağ yol güzergahında mayının dört can aldığı yerdeyiz. Şimdi orada sessizlik var. O yol güzergahı mükemmel olmuş. Yolda tek bir çukur yol. Sürücüler çok rahat. Şahinli köyünde mayına kurban giden iki kişinin aileleri kaygılı. O esrarengiz olayın kim ve nereden geldiğini bilemediklerini anlatıyorlar. Yol güzergahında yer yer yerleşim birimleri boşalmış. Köye dönüş projesi bir adım öteye gitmemiş. Yaşlıların daha çok kaldığı köy-mezralarda şehirlerin varoşlarına yerleşenler bir daha da dönememiş. Taziye ve başsağlığı için köylerine arada bir gelenler de gelecekten umutsuz. Aralarında ‘Kürt açılımı’ndan umutlu olanlar da yok değil. “Bu açılımdan bir şey çıkarsa, neden şehirlerden köylerimize dönmeyelim? Yıllardır şehirlerin varoşlarında ezilmekten bıktık” sesleri bugünlerde daha da yükseliyor. Yeter ki açılımda samimiyet olsun. Bir de dağlara ‘Barış gelse.’ Bu bölge cennet olur. İşte bu dileklerle karanlığın iyice bastığı saatte yolunu tutuyoruz Batman’ın…